YALAN SÖYLEMEM (2)

dummy1

YALAN SÖYLEMEM (2)

"EVET"İNİZ EVET; "HAYIR"INIZ HAYIR OLSUN

dummy1

"YEMİN ET!"

Ünitemizi yüksek sesle okuyalım;

Sait çok yemin eden ve yalan söyleyen Suat′ı öğretmene şikayet eder. Öğretmen Suat′a sorar: “Suat sen çok mu yemin ediyorsun?”

Suat şöyle cevap verir: “Vallahi öğretmenim hiçbir zaman etmem!”

Günlük hayatta, yemin edildiğine sıklıkla tanık oluruz:

 •Anne vallahi billahi ben kırmadım!

 •Ağabeycim, iki gözüm önüme aksın ki yarın göndereceğim.

 • Ben de şimdi arayacaktım seni yemin billah…

Aramızda şu soruları konuşalım...

Kim hangi durumlarda yemin eder? Neden yemine başvururlar?

Yemin etme çok yaygın da olsa Kutsal Kitap şöyle der: “Benim adımla yalan yere ant içmeyeceksiniz. Tanrınız′ın adını aşağılamış olursunuz. RAB benim” (Lev.19:12). Rabbimiz İsa’nın da hiç yemin etmememiz gerektiğini söylediğini okuyoruz.

Yemin etmeden karşımızdakine nasıl güven sağlayabiliriz?


YALAN SÖYLEMEYEN KAZANIR

Aşağıdaki yazı, İdris Yamantürk’ün Radikal ve Hürriyet gazetelerine 90’lı yıllarda verdiği röportajlardan alınmıştır.

Yüksek sesle okuyup yazının sonundaki soruları aramızda konuşalım.
İş dünyasında 41 yılı geride bırakan Güriş′in mimarı 74 yaşındaki İdris Yamantürk, başarısının sırrını şöyle özetliyor: “Yalan söylemedim, verdiğim tüm sözleri yerine getirdim ve aile hayatım çok düzenli oldu.”

İş yaşamını nasıl anlıyorsunuz?
İş hayatında başarı sadece çok kazanmak değildir. Bana göre iş hayatındaki başarı, şirketleri ahlaki değerleri feda etmeden yaşatmak ve başarılı kılmaktır. Ben buna çok dikkat ettim, şimdi genç kadro da buna çok dikkat ediyor. Yani benim oluşturduğum iş prensipleri toz duman olmuyor. İnsan akşam evine gittiği zaman karanlıkta yüzünün kızardığını hissetmiyorsa, yalnızken aynaya baktığında karşısında gördüğü insanın yüzüne ′Allah seni kahretsin, bunu da mı yapacaktın′ demiyorsa huzurludur. İnsani değerleri koruyarak işler yürümeli.

41 yıllık başarının sırrı nedir?
Bugüne kadar yapabileceğim hususlar hakkında sözler verdim ve verdiğim sözleri mutlaka yerine getirdim. Hiç kimseye yalan söylemedim, hiç kimseyi aldatmadım. Bu benim çizgim oldu. Aile hayatımın çok düzenli olması, başarımın ardında yatan diğer önemli faktör. 42 sene evli kaldığım rahmetli eşim, başarımda birinci derecede söz sahibi oldu. 15 yıl boyunca hiç tatil yapmadım, cumartesi ve pazar günleri sürekli çalıştım, hiç şikâyetçi olmadı.

Kriz dönemlerinde piyasada sağladığınız güvenin faydasını gördünüz mü?
Evet gördük, geçmişte bir mali krizimiz oldu, araya hiç kimseyi sokmadan gidip kendim bankalara borcumu ödeme planı sundum. Bana inandılar, Allah da yardım etti, verdiğim tarihten çok önce ödedim borçlarımı. Gene kriz dönemlerinde de güvenilirliğimizin faydasını gördük.

İş yaşamında neye kızarsınız?
Yapabileceği halde daha güzel iş yapmayan vurdumduymaz insanlar, karşı taraftan bedelini aldığı halde, bunun karşılığını yapmayan, gereklerini yerine getirmeyenler ve yalan söyleyenler beni çok kızdırır. Yalan söyleyenlerden hiç hoşlanmam, beraber çalışmam ve aynı masaya dahi oturmam.

Yöneticilerinize çok güvenen biri olarak biliniyorsunuz. Beraber çalışacağınız yöneticilerinizi nasıl seçersiniz?
Yönetici kadromuz aşağıdan gelen kadrodur. Çevremden pek az kimse yönetim kuruluna giriyor. Yönetim dizginlerini aşağıdan gelen kadro elinde tutuyor. Yöneticilerimin koyduğum prensiplere uymalarını bekliyorum. Hiç yalan söylemeyecek. Zaten yalan söylemedi mi başka kötülükleri yapmasına imkan kalmıyor.

Genç yöneticilere tavsiyeniz?
Mesut olmanın şartları içinde para faktörlerden birisidir belki, ama para her şey değildir. Genç insanlar parayı her şey zannediyor. Önemli olan evrensel değerleri yaşayarak yola devam etmektir. Bu evrensel değerler ise yalan söylememek, hile yapmamak, insanları kandırmamak, herkesle düzgün münasebet kurmak. Gençlere söyleyeceğim bir söz var: "Mutlaka doğruyu söyleyiniz, ama her doğruyu söylemeyebilirsiniz."

http://www.radikal.com.tr/1998/11/05/ekonomi/01yal.html
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=-89871

Yukarıda okuduğumuz röportaj hakkındaki soruları aramızda konuşalım...

İş dünyasında prensipli, başarılı olarak tanınan İdris Yamantürk’ün prensiplerinden kimler, nasıl etkilendiler?

Bu iş adamının röportajından kendimiz için güvenilirlik hakkında ne gibi dersler çıkarabiliriz?


SÖYLEDİĞİMİZ HER SÖZ GÜVE UYANDIRMALI

İsa Mesih, Matta 5:33-37’de şöyle diyor:

Yine atalarımıza, ‘Yalan yere ant içmeyeceksin, ama Rab′bin önünde içtiğin antları yerine getireceksin′ dendiğini duydunuz. Oysa ben size diyorum ki, hiç ant içmeyin: Ne gök üzerine, çünkü orası Tanrı′nın tahtıdır; ne yer üzerine, çünkü orası O′nun ayak taburesidir; ne de Yeruşalim üzerine, çünkü orası Büyük Kral′ın kentidir. Başınızın üzerine de ant içmeyin. Çünkü saçınızın tek telini ak ya da kara edemezsiniz. “Evet′iniz evet, ‘hayır′ınız hayır olsun. Bundan fazlası Şeytan′dandır.”

Söylediğimiz sözleri desteklemek için yemin ederiz. Bu destek ile karşımızdakine sözlerimizin doğru olduğuna ikna ettiğimizi düşünürüz. Bir önceki derste yalan söylemenin bir alışkanlık, kısa sürede kendimize bir fayda sağlamak için olduğunu görmüştük. Yemin etmek de aynı amaçlarla yapılan bir davranıştır. Oysa bizim amacımız kendimize bir anlık inandırıcılık sağlamaktan çok, sözüne inanılır bir kişi olarak tanınmaktır.

İsa Mesih söylediğimiz sözlerin gerçek ve güvenilir olmasını istiyor. Bunun anlamı Tanrı’nın çocukları olarak yemine gerek duymadan söylediğimiz her sözün karşımızdakinde güven uyandırmasıdır. Tanrı’nın karakterini yansıtan “Tanrı’nın erdemlerini ilan etmek için” seçilen Tanrı halkı yalandan uzak bir yaşam sürmelidir (bkz. 1. Petrus 2:9).

Bu güven dolu sözler güven dolu karakterden gelir. Kutsal Ruh’un desteğiyle zamanla ve tutarlı davranışlar geliştirerek bu yolda adım adım ilerleyeceğiz.

Şeytan “yalanın babası” olarak tanıtılmakta. Yemin etmeye davrandığımızda İsa Mesih’in uyarısına dikkat edelim. “Bundan fazlası şeytandandır.”


BANA GÜVEN

Aşağıda her gün yaşadığımız bazı durumlardan örnekler vardır. Her bir örnek olay için aşağıdaki soruları aramızda konuşarak cevaplayalım…

Bu durumlarda kişileri yemin etmeye iten nedenler nelerdir?

Sizce yapılan davranışlar kişinin güvenilirliğini nasıl etkiler?

Bu durumlarda Kutsal Kitap’ın buyruğuna göre yemin etmeden ve yalan söylemeden yapılabilecek davranış ne olabilirdi?

dummy2 İçerden bir şangırtı gelir. Anne salona koşar. Abi kardeş kırılan bir vazonun başında durmuş bekliyorlar.Anne sorar: “Kim kırdı bu vazoyu?”
Yaramazlıklarıyla ün salmış küçük oğlan cevap verir: “Vallahi ben kırmadım anne!”
Durumu düşünerek yukarıdaki soruları cevaplayalım.

dummy2 Ayşe hanım telefonda çamaşır makinesini tamir eden ustayla konuşuyor: “Naci usta kaç gündür ha bugün gelir ha yarın gelir diye bekletiyorsunuz? Ne zaman gelecek bu çamaşır makinemin parçası?”
Naci usta: “Ablacım yurt dışından geldiği için parça biz de bekliyoruz. Ama vallahi billahi yarın gelir.”
Durumu düşünerek yukarıdaki soruları cevaplayalım.

dummy2 Hakim duruşmada şahitlik eden Yılmaz’a sanık sandalyesinde oturan adamı göstererek sorar: “Sen bu adamı eve girip altınları çalarken gördün mü?”
“Allah şahidimdir ki gördüm hakim bey.” (Ama Yılmaz o gün başka semtte oturan ablasında kalmıştır. Ablası da o gün Yılmaz’ın onda kaldığını söylememiştir.)
Durumu düşünerek yukarıdaki soruları cevaplayalım.

dummy2 Babası oğlunu kapıda beklemektedir. “Nerdesin sen?”
Oğlu cevap verir: “Yiğitlerdeydim baba.”
Baba: “Ne Yiğidi, aradım ben onları yoktun.”
“Baba Allah çarpsın onlardaydım. Biz bir ara dışarı çıktık o zaman aramışsındır.”
Durumu düşünerek yukarıdaki soruları cevaplayalım.


HANANYA VE SAFİRA NEDEN BÖYLE CEZALANDIRILDI

Elçilerin İşleri 5:1-11 ayetlerini yüksek sesle okuyalım...

Geçen derste bu çiftin neden yalan söyledikleri hakkında konuşmuştuk. Bu kez olayı farklı bir açıdan değerlendireceğiz.

Bu derste öğrendiklerimizi göz önüne aldığımızda sizce Tanrı neden Hananya ve Safira’yı bu kadar ağır bir şekilde cezalandırdı?

Bir imanlı olarak Tanrı’nın bu beklentisinden hayatımız için ne öğrenebiliriz?


UYGULAMA

Geçen dersimizin sonundan hatırlarsanız, geçtiğimiz hafta boyunca etrafımızda duyduğumuz yalanlara bakacaktık.

Neden ve hangi durumlarda yalanlar söylendiğine tanık olduk?

Biz aynı durumda olsaydık, ne yapardık?

Bu hafta kendi hayatımıza dikkat edelim. Bizi yemin etmeye iten nedenleri gözlemleyelim.

Bu durumlarda İsa Mesih’in buyruğuna göre yemin etmeden ve yalan söylemeden uygun davranış ne olabilir?

dummy1

“İnanlılar topluluğunun tümünü ve olayı duyanların hepsini büyük bir korku sardı.”

Billahi yarın gelir!

Vallahi kırmadım!

Allah çarpsın onlardaydım!

Allah şahidim gördüm!

 
Kilise hizmeti içindir; parayla satılmaz.

• Bu dersten öğrendiklerinizi kendi cümlelerinizle, kendi çiziminizle, hatta kendi şiirinizle ifade edebilirsiniz.

 

Resimlerin telif hakkı: Shutterstock (www.shutterstock.com) ve kamu malı. Onun dışında:
6.resim: Kamu malı: Bilinmeyen sanatçı - Hananya′nın ölümü (1873) - https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Death_of_Ananias.jpg

 
Ve biz hepimiz peçesiz yüzle Rab’bin yüceliğini görerek yücelik üstüne yücelikle O’na benzer olmak üzere değiştiriliyoruz. Bu da Ruh olan Rab sayesinde oluyor. 2.Ko.3:18