TANRI MERHAMET İSTER (3)

dummy1

TANRI MERHAMET İSTER (3)

GÖKSEL BABAMIZ GİBİ, MERHAMETLİ OLALIM

dummy1

BU MİKROP ÖLSE DE KURTULSAK!

Şöyle sözleri sık sık duyarız:

Allah cezasını versin...

Bu mikrop ölse de kurtulsak!

Seni sevmeyen ölsün!

Yarı şaka yarı ciddi olarak söylenen böyle sözleri sizce neden kullanırız?

Kutsal Kitap’a göre, Tanrı “nankör ve kötü kişilere karşı iyi yüreklidir” (Luka 6:35).

Tanrı “iyi yürekliliği”ni nankör ve kötü kişilere nasıl gösteriyor?

Sizce Göksel Babamız neden böyle davranıyor?


"APARTMANDA YAŞAMASINI BİLMEK BU KADAR MI ZOR?"

Aşağıdaki alıntılar, sorunların tartışıldığı bir forumdan derlenmiştir. Bunları yüksek sesle okuyalım.

Arkadaşlar apartmanda yaşamasını bilmek bu kadar mı zor?? İnsanları anlayamıyorum? Neden herkes bu kadar bencil, neden herkes kendini haklı görüyor? Apartmanda baskalarının da yaşadığını kabullenmek ve onlara saygı göstermek neden bu kadar zoruna gidiyor bazılarının...

Cahillik mi desem, kendini bilmezlik mi, saygısızlık mı, ben merkezcilik mi??

Adam gibi müzik dinlemesini bilmezler, tv seyretmesini bilmezler, hala anlam veremediğim bir silkelenme hastası olmuşlar, kapı önlerine çöp, terlik vs bırakmalar, kavgalar vs...

Bende mi bir sorun var acaba, çevremdeki insanlara saygı gösteriyorum?

Benim gibi olanlar var mı acaba içinizde???

Apartmanda yaşamak çok zor.

Bırak tv, müzik sesi açmayı, evlerinde öyle bağıra bağıra konuşuyolar, öyle kahkalar atıyorlar ki sanki bizim evdeler.

Çocukları, yani çocuk dediysem 12-13 yaşında çocukları inletir merdivenleri bağıra bağıra çıkarken...

Yıkanmış çamaşırın üstüne halı silkelemeler...

Konu sadece gürültü değil ki! Görgüsüzlük diz boyu...

Biz de aynı konudan dertliyiz maalesef, çocukları deprem oluyormuşcasına merdivenlerden inen, sürekli gece yarısı temizlik yapan ve yazın o aşırı sıcaklarında açık pencerelere aldırış etmeden üstümüze bir şeyler silkeleyen son derece görgüsüz insanlarla yaşıyoruz.

Valla zormuş apartmanda yaşamak, korktum. Bizim aile apartmanı Allah’tan hiç böyle sorunlarımız olmadı, gül gibi geçinip gidiyoruz. Ben zaten sabırsız bi insanım, gider kapışırım valla. Benim teyzemin oğlu 4-5 yaşlarındayken üst komşuları olan kadına vurdu yanlışlıkla.

O gün bugün teyzemin psikolojisini bozdular. Bilinçli olarak sabahtan akşama kadar küt küt küt bi yerlere vurup ses yapıyolar, son ses müzik açıyorlar. Balkondan sofra bezi silkeliyorlar. Kuzenim o zaman 5 yaşındaydı şimdi 17 yaşında, hala aynı sorunlar devam ediyor. Memlekette deli çok valla.

Ya bunu ben de çok çekiyorum, öğrenciyim, evde tek kalıyorum vize ve final hazırlıklarında, zaten ders çalışmak insanın içinden gelmez, herşeye hassastır, bir de yan komşu üsttekiyle balkondan balkona bağırışıyorlar. Alt katımda bir aile var, çocukları gece 12′ye, 1′e kadar yatmak bilmiyor, vızır vızır çığlık çığlığa hepsi. Sanki tepemde tepiniyorlar. Bir de iki kat üstümde yeni evli çift var, manyak gibi her hafta bağırış çağırış kavga ediyorlar, kadının çığlıkları adamın bağırışları.

Daha evleneli 10 ay falan olmuş sanırım ama nasıl kavga ediyorlar, bütün site onları dinliyordur, eminim.

Gerçekten çok zor apartmanda yaşamak ya!

kaynak: http://www.kadinlarkulubu.com/iliskiler-duygular-hayatin-icinden/433264-apartmanda-yasamasini-bilmek-kadar-zor.html

Okuduk, şimdi şu soruları birlikte cevaplandıralım:

Başka insanlara yargılayıcı bir tutumla yaklaşmak neden bu kadar kolaydır?

Göksel Babamız olumsuzca davranan kişilere “iyi yüreklidir.” Peki gıcık aldığımız kişilere nasıl yargılayıcı değil, merhametli bir şekilde yaklaşabiliriz?

YAŞASIN MERHAMET!

Luka 6:27-38 ayetlerini yüksek sesle okuyalım.

Bu ayetler hakkında şu soruları yanıtlayalım:

  • İsa burada bize hangi buyrukları veriyor?
  • Bu buyruklara uymakta neden zorluk çekeriz?
  • Bu ayetlerde, bu buyrukların doğrultusunda davranmamızı teşvik etmek için İsa neler söylüyor?

Şimdi şu açıklamayı okuyalım: Daha önceki derslerimizde, Tanrı’nın isteğinin merhamet olduğu ve bizim bu merhamete ne kadar ihtiyacımız olduğu konuları üzerinde durduk. Bu merhameti tadan biz Mesih öğrencileri, gördüğümüz merhameti çevremizdekilere yansıtırken biraz pinti davranabiliyoruz.

Merhamet ihtiyacı bulunan kişinin içinde bulunduğu durumun kendi seçimlerinin sonucu olduğu kanısına varabiliyoruz. Böyle bir yargıya vardığımızda da verdiğimiz ilk karşılık, “hayır yardım etmeyeceğim, çünkü kendi düşen ağlamaz!” oluyor. Yüreğimizde büyüttüğümüz yargı, merhameti kısıtlayabilir.

İsa, “Ne mutlu merhametli olanlara! Çünkü onlar merhamet bulacaklar” (Matta 5:7) dediğinde, sevap kazanmak veya pazarlık söz konusu değildir. Aslına bakarsak, İsa’nın bu sözü, “Ya merhametin gösterildiği egemenlikte yaşarsın, ya merhamet egemenliğini reddedersin” gibi bir anlam taşır.

Bir başka benzetme kullanacak olursak, “merhamet borusu”nun vanası ya açık olur ya da kapalı olur. Açıksa, merhamet hem bizden başkalarına hem de Tanrı’dan bize akar. Kapalıysa, merhamet değil, yargı önplanda olacaktır. Merhametli olmaktansa, insan olarak doğal eğilimimiz birbirimizi yargılamaktır. Oysa Kutsal Kitap şöyle diyor: “Başkasını yargılamayın, siz de yargılanmazsınız” ve “yargı merhamet göstermeyene karşı merhametsizdir. Merhamet yargıya galip gelir” (Luka 6:37 ve Yakup 2:13). Merhamet egemenliğinin Kralı’nın çocukları olarak O’na benzemeye çağrıldık. Sevgisi, merhameti ve cömertliği sonsuz Tanrı’nın çocukları olarak biz de sevgi ve merhamet gösterirken içtenlikle “hesap kitap yok” demeye alışmalıyız.

Unutmayalım, Tanrı Sözü bize şöyle der: “Özgürlük Yasası′yla yargılanacak olanlar gibi konuşup davranın. Çünkü yargı merhamet göstermeyene karşı merhametsizdir. Merhamet yargıya galip gelir” (Yakup 2:12-13).

dummy1

MERT NE YAPAR?

Aşağıdaki örneği yüksek sesle okuyalım.

Mert 20 yaşında, İsa Mesih’e birkaç yıl önce iman etmiş bir üniversite öğrencisidir. Mesih’in lütfu sayesinde onu tutsak eden birçok sorunu geride bırakmıştır.

Anne ve babası o beş yaşındayken boşanmış ve Mert o zamandan beri annesiyle yaşamıştır. Babasının tekrar evlendiği ve başka çocukları da olduğu için ona hep kızmıştır.

Mert babasını ayda yılda bir, hafta sonları görebilmektedir. Bu hafta sonlarından birinde babası, ona yıllardır yeterince ilgi gösteremediğinden ne kadar pişman olduğunu söylemiş ve gözyaşları içinde ondan af dilemiştir. Bununla birlikte ona daha fazla zaman ayıracağına söz vermiştir...

Şimdi şu soruları grubumuzda birlikte cevaplandıralım:

  • Mert bu durumda sizce nasıl davranır? Nasıl davranmalıdır? Neden?
  • Böyle bir durumda affedici ve merhametli davranmaya ne gibi engeller olabilir? Bu engeller nasıl aşılabilir?

İsa, “size lanet edenler için iyilik dileyin, size hakaret edenler için dua edin” diyor. Dua, merhametli olmak konusunda bize nasıl yardımcı olabilir?


YUNUS TANRI′NIN MERHAMETLİ DAVRANMASINA KIZAR

Yunus 3:1 – 4:11 ayetlerini grubumuzda yüksek sesle okuyalım.

Tanrı adamı Yunus’un başından geçenleri okuduk. Okuduklarımızla ilgili aramızda konuşalım…

  • Yargılayıcı tutumlarımız sizce neden kaynaklanıyor?
  • Tanrı’nın Yunus’a öğretmek istediği dersten kendimize ne çıkarabiliriz?
dummy1

UYGULAMA

Önümüzdeki hafta boyunca, Tanrı’dan gördüğümüz merhametin bolluğu konusunda düşünüp hangi alanlarda merhamet göstermekte pinti davrandığımızı gözlemleyelim. Bunları not edelim.

Bu durumlar paylaşılmaya uygunsa, haftaya grubumuzda paylaşalım.

 
Kilise hizmeti içindir; parayla satılmaz.

• Bu dersten öğrendiklerinizi kendi cümlelerinizle, kendi çiziminizle, hatta kendi şiirinizle ifade edebilirsiniz.

 

Resimlerin telif hakkı: Shutterstock (www.shutterstock.com) ve kamu malı. Onun dışında:
1.resim: Kamu malı: Kutsal Kitap Yaratılış kitabından Vahiy kitabına kadar; Balık Yunus peygamberi kusuyor. (1873) https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Jonah_cast_out_by_the_fish.jpg

 
Ve biz hepimiz peçesiz yüzle Rab’bin yüceliğini görerek yücelik üstüne yücelikle O’na benzer olmak üzere değiştiriliyoruz. Bu da Ruh olan Rab sayesinde oluyor. 2.Ko.3:18