HİZMETKAR ÖNDERLİK (2)

dummy1

HİZMETKAR ÖNDERLİK (2)

ÖNDERLİK MODELİM İSA MESİH

dummy1

Ünitemizi yüksek sesle okuyalım.

Önderlik Etmeye Kendimden Başlarım

Birinci dersimizde ünitemizde önderliğin bir etkileme süreci olduğunu ve hepimizin yaşamda mutlaka birilerini etkilediğimizi belirtmiştik. Önderlik modelimizde Tanrı’nın önderlik bakış açısını daha derinden anlamaya çalışmıştık. Aynı zamanda İsa’yı kendimize örnek almamız gerektiği üzerinde konuşmuştuk.

Sizce İsa on iki öğrencisini (havarilerini) ve çevresindeki halkı nasıl etkilemiş ve önderlik etmiştir? Bu soru üzerinde düşünüp grubumuzda konuşalım.

Mesih’e benzer bir hizmetkâr önder olmak, dönüşüm içeren bir yolculuktur. Kendi kendimizin önderi olmakla başlayan, sonra başkalarını birebir ilişkilerle, daha sonra da bir grubu veya topluluğu etkileyerek önderlik etmeye götüren, dönüşüm sağlayan bir döngüdür.

Bizler kendimize önderlik etmek istiyorsak, önce kendimizi tanımalıyız. Kendimizi tanımaya, aşağıdaki soruları yanıtlayarak başlayalım ve grubumuzda soruları birlikte cevaplandıralım.

  • Ben kime aitim? Kimi hoşnut etmeye çalışıyorum?
  • Ben kimim? Yaşam amacım ne?

İSA GİBİ YÖNETME KONUSUNDA KİŞİSEL BİR PERSPEKTİF

Aşağıdaki yazı Phil Hodges tarafından kaleme alınmıştır. Phil Hodges, iki büyük şirkette insan kaynakları ve endüstriyel ilişkiler yöneticiliği yapmıştır. Kendi yerel kilisesinde on yılı aşkın süredir ihtiyar olarak hizmet etmektedir. Yöneticilik konusunda Kutsal Kitap ve İsa örneğini yansıtan birçok araştırma yapmış ve kitaplar yazmıştır.

Yazıyı birlikte okuyalım. Okuduktan sonra aşağıdaki soruları birlikte cevaplandıralım.

  • Yazar bu yazıda kendini ve amacını nasıl tanımlamıştır, kimi hoşnut etmeye çalışmaktadır?
  • Yazarın yaptığı listede en çok hangi nokta dikkatimizi çekti; nedenini açıklayalım?

İsa gibi yönetmeyi yıllarca düşündükten, yazdıktan ve öğrettikten sonra, mesajla kişisel bağlantımın koptuğunu hissetmeye başladım. Bir öğleden sonra “İsa Gibi Yönetin Toplantısı”nı sunmadan önce, “İsa Gibi Yönetin”in bana ifade ettiği anlamla yeniden bağlantı kurup kuramayacağımı görmek için otel odamda sessizce oturdum. Aşağıdaki ifadeler, bu düşünce sürecinde vardığım sonuçlardır. Bunlar, kişisel bakış açınızı oluşturmanıza yardım edebilir.

  • Kurtarıcım, Rab’bim, öğretmenim ve dostum olarak İsa’yla kişisel, özel bir ilişkiye girmeye çağrıldım ve çağrıyı kabul ettim.

  • Ben, İsa’nın izinden giden biriyim ve Tanrı’nın kocaman evreninde kaderi sonsuza kadar sürecek olan sonsuz bir varlığım. Tanrı’nın planıyla uyum içinde yaşamak için, O’nun sağladıklarına ve bilgeliğine kişisel olarak ulaşma ayrıcalığından büyük zevk alıyorum.

  • Ben, Tanrı’nın sevgi nesnesiyim. İsa’nın kanı aracılığıyla sağladığı tükenmeyen karşılıksız sevgisinden, kabul etmesinden ve değer vermesinden zevk alıyorum. Bu değer, benim yaptıklarıma bağlı değil, yani kaybetmem için bir tehlike yok.

  • Zevk alınması, korunması ve istediği amaçlar doğrultusunda kullanılması için Tanrı’nın borç verdiği çok çeşitli zenginliklerin geçici bir kahyasıyım.

  • Bu dünyadaki her şey sahibine iade edildiğinde kahyalığımın hesabını vermeye çağrılacağım.

  • Yönetmek istediğim herkes Tanrı’nın suretinde yaratılmıştır ve O’nun sevgi nesnesidir. Beni, onlara Kendisinin özel birer ilgi alanı olarak davranmaya çağırıyor.

  • Başkalarını yönetirken hizmet edilmekten çok hizmet etmeyi isteyerek İsa’yı hoşnut edeceğim.

  • İsa, başkalarını nasıl yönettiğim dahil, hatalı ya da başarısız olacak bir planı izlemem için beni asla çağırmaz.

  • Başkalarına tanıklık etmem ve Tanrı’nın Krallık planında etkin bir görevli olmam için, başarılı olmak üzere değil, itaat etmek üzere çağrıldım.

  • Mesih’siz tek başıma hiçbir şey yapamayacağım ama her şeyi beni güçlendiren Mesih aracılığıyla yapabileceğim gerçeğini kabul ediyorum ve bundan sevinç duyuyorum.
Kaynak: Phil Hodges, Ken Blanchard, İsa Gibi Yönetin, Haberci Yayınları, sayfa 37.

MODELİMİZ İSA

Birine veya birilerine önderlik etmeyi istiyorsak önce kendimize önderlik etmeliyiz. Kendimizi keşfetme sürecimizde kime ait olduğumuz ve kim olduğumuz gerçeği çok önemlidir. Bu, başkalarını etkileme sürecinde, yani önderliğimizde hangi modeli örnek alacağımızı belirler. Bizler Tanrı’ya, Oğul’un Egemenliği’ne aidiz (Kol.1:13) ve Tanrı’yı hoşnut etmek için yaratıldık. Gerçek kimliğimiz budur. Yaşam amacımız Tanrı’yı hoşnut etmek olduğu zaman, yaşamımızın kontrolünü de Tanrı’ya bırakmış oluruz. Tanrı’nın herkes için bir planı vardır.

O zaman her şeyimizi O’na teslim etmek istiyor muyuz? Eğer cevabımız “evet” ise bunu nasıl yapabiliriz?

Yaşamımızın kontrolünü Tanrı’ya bıraktığımızda ve O’nu hoşnut etmeye odaklandığımızda bakış açımız değişecektir. Kendimize ve benliğe odaklı değil, Tanrı’ya odaklı yaşarız. Böylece yaşamımızı yöneten, Tanrı ve O’nun verdiği güven olacaktır. İsa’nın yaşamına baktığımızda her zaman Baba’yı hoşnut etmeye çalıştığını görürüz. İsa kime ait olduğunu ve kim olduğunu çok iyi biliyordu.

Bizler kendimize, Tanrı’nın sağladığı motivasyonla ve bakış açısıyla etkilediğimiz kişilere önderlik ettiğimiz zaman, birebir ilişkilerimizde güven temelini oluşturabiliriz. İki kişinin beraber çalışmasında güven çok önemlidir. Kutsal Kitap’ta İsa ve öğrencileri arasında bu güven ilişkisini her zaman görebiliriz.

  • Birebir ilişkilerimizde güvenilir olmak için neler yapmalıyız ve nasıl davranmalıyız?
  • Güvenirliliğimizi zedeleyen durumlar neler olabilir?

Birebir ilişkilerde oluşturduğumuz güven, bizim bir grup veya topluluk içindeki önderliğimizi, yani başkalarını etkileme sürecimizi de etkin kılacaktır.

İsa hizmetine, halkın karşısına çıkıp “Ben sizin önderinizim” diyerek başlamadı. Önce tek tek öğrencilerini seçti ve onlarla birebir ilişki kurdu. Öğrencilerini etkileyerek, onlara dönüşüm sağlayan yolculuklarında önderlik etti. Daha sonra öğrencileriyle birlikte dünyayı değiştirmeye başladı.

Bizler de kendi etki alanımızda İsa gibi hizmetkar bir önder olmak istiyorsak, O’nun bize çizdiği yolu takip etmeliyiz.


HAYATIN İÇİNDEN

Aşağıdaki örnek diyalogları okuyalım ve şu soruları her bir örnek için birlikte cevaplandıralım:

  • Verilen diyaloglarda geçen kişiler başkalarını etkileme sürecinde kimi, nasıl etkilemişlerdir?
  • Bu kişiler kendilerine nasıl önderlik etmişlerdir?
  • Bizler arkadaşlarımızı, aile üyelerimizi, komşularımızı nasıl etkiliyoruz? Nasıl bir örnek yansıtıyoruz?

dummy2 • Derya çalıştığı şirketin ekonomik sıkıntılarından dolayı işten çıkarılacaktır. Patronu iki hafta daha çalışıp ayını tamamlamasını, maaşını ve tazminatını alıp işten ayrılmasını istemiştir. Derya üzgündür. İş arkadaşı Meltem’e işten çıkarıldığını söyler. Meltem, Derya’nın durumuna üzülür ve arkadaşını işten çıkardığı için patrona çok sinirlenir. Meltem, “Ne kadar kötü, seni ortada bıraktılar… Ne yapacaksın peki?” diye sorar. Derya, “Evet, benim için zor olacak… Başka iş arayacağım artık. Ama Tanrı’ya güveniyorum, bana yeni bir iş sağlayacaktır” diye cevap verir. Derya, “Ben senin yerinde olsam iki hafta işleri sallarım, geç gelir, erken giderim. Nasıl olsa işten çıkarmıyorlar mı? Hatta bilgisayardaki iş dosyalarının bazılarını da silerim, işten çıkarmak neymiş anlarlar” der sinirli sinirli. Derya, “Olur mu öyle şey Meltem, bunca yıl bu iş yerinden ekmek yedim, iki hafta sonra ayrılacağım ama maaşımı alacağım. Senin dediğin gibi yaparsam benim vicdanım rahat etmez. İlk gün nasıl işe girdiysem, aynı özveriyle son güne kadar çalışacağım” der. Kısa bir sessizlik olur.. Meltem, “Haklısın sanırım” der düşünceli.

dummy2 • Candan Hanım ve 9 yaşındaki oğlu Emre evde sohbet etmektedirler.
Emre: Anne, neden biz televizyonu sadece bazı programları izlemek için açıyoruz? Teyzemlerin televizyonu ne zaman onlara gitsek hep açık. Kuzenim Nil istediği şeyleri izleyebiliyor ama ben izleyemiyorum.
Candan Hanım: Emreciğim, biz televizyon izlerken seçici davranıyoruz. Maalesef televizyondaki birçok program kötü davranışları ve sözleri, aynı zamanda da şiddeti teşvik ediyor. Kutsal Kitabımızdan öğrendiğimiz doğruları yansıtmıyor. Bizler zihinlerimizi kötü olan şeylere değil, Tanrı’nın istediği gibi iyi olan şeylere yöneltmeliyiz. Bizim de izlediğimiz eğlenceli ve öğretici programlar var. Seninle Sünger Bob çizgi filmini izlemeyi çok seviyorum. Geçen gün belgesel kanalında izlediğimiz balıklar ne kadar ilginçti değil mi Emreciğim? Bu balıkları daha önce hiç görmemiştim. Tanrı ne güzel yaratmış deniz altındaki canlıları!
Emre: Haklısın anneciğim. Ben de her çizgi filmi izlemek istiyorum. Bazı çizgi filmlerde hep savaş oluyor. Hem çok televizyon izlersem oyun oynamaya, resim çizmeye ve ödevlerimi yapmaya zaman kalmaz.


SAUL/PAVLUS ÖRNEĞİ

dummy1
Elçilerin İşleri 9:1-30 ayetlerini yüksek sesle okuyalım ve aşağıdaki soruları grubumuzda cevaplandıralım.
  • Saul, Mesih inanlılarına zulmeden biriyken, Tanrı’nın egemenliğinde hizmetkâr bir önder oldu. Saul’dan Pavlus’a dönüşümü nasıl gerçekleşti?
  • Pavlus’un önderliğini, kendi kendine önderlik, birebir ilişkilerde önderlik ve gruba önderlik başlıkları altında değerlendirelim.

UYGULAMA

Bu hafta boyunca İsa’nın, önce kendine, sonra öğrencilerine ve halkına onları etkileme sürecinde nasıl önderlik ettiği üzerinde düşünelim. İsa’nın önderliğinden neler öğrenebileceğimizi bulup bir kağıda yazalım.

Daha sonra kendimize odaklanalım. Etkilediğimiz alan(lar)ı ve kişileri düşünelim. Bu alanda örneğimiz olan İsa’yı yansıtıyor muyuz, yansıtamıyorsak hangi noktalarda eksiğimiz var, kâğıda yazalım. Eksik olduğumuz alanlar için duayla Tanrı’nın önüne gidelim.

 
Kilise hizmeti içindir; parayla satılmaz.

• Bu dersten öğrendiklerinizi kendi cümlelerinizle, kendi çiziminizle, hatta kendi şiirinizle ifade edebilirsiniz.

 

Resimlerin telif hakkı: Shutterstock (www.shutterstock.com) veya kamu malı.

 
Ve biz hepimiz peçesiz yüzle Rab’bin yüceliğini görerek yücelik üstüne yücelikle O’na benzer olmak üzere değiştiriliyoruz. Bu da Ruh olan Rab sayesinde oluyor. 2.Ko.3:18