RAB İÇİN ÇALIŞIRIZ (2)
NASIL ÇALIŞIRIZ?
KİM İÇİN ÇALIŞIYORSUNUZ?
Aşağıdaki linkteki videoyu izleyelim. Sonrasında soruları aramızda konuşalım.
http://www.izlesene.com/video/adam-patronun-gozune-girmek-icin-kuslari-kullaniyo/74750İzlediğimiz videodaki çalışan sizce neden böyle bir yol deniyor?
İş hayatında göze girmeye çalışmanın veya işi savsaklamanın bu kadar yaygın olmasının nedeni sizce nedir ?
Böyle davranışlar için Kutsal Kitap şöyle söyler:
“Ey köleler, dünyadaki efendilerinizin her sözünü dinleyin. Bunu, yalnız insanları hoşnut etmek isteyenler gibi göze hoş görünen hizmetle değil, saf yürekle, Rab korkusuyla yapın” (Kol 3:22).
AMA BÖYLESİNİ NEREDE BULACAKSIN?
Aşağıdaki parçayı yüksek sesle okuyalım.
Salih Bey, öğle üzeri kapısının önüne koyduğu sandalyede yemek molası keyfi yapıyordu.
O anda kapısının önünden geçen Kemal Beyi gördü. Adam kendisine baktı. Önündeki tabaklardan ve elindeki çataldan ne yaptığı apaçık ortadaydı, bu yüzden biraz da zorunluluktan adamı buyur etti. Kemal Bey itiraz etmeden oturdu.
Kemal Bey yemeğe buyur edilmiş olmanın getirdiği eziklikle Salih Beyle sohbete başlar.
- Eee, nasılsın Salih, iş güç nasıl?
- Ne olsun, geçen gün ikinci evi aldık, elimiz çok sıkıştı valla! İşler de çok kesat. Ne yapacağım bilmiyorum. Piyasa bu günlerde çok durgun, belki işçi bile çıkartabilirim.
- Sahi mi? Bak Mehmet’i çıkartacaksan haberim olsun, tamam mı?
- Tamam, olur, zaten onu fazla tutmam yanımda artık.
- Neden yahu? Çocuk çok kaliteli iş çıkarıyor diyen sen değil miydin? Ne oldu ki?
- Kaliteli, kaliteli de... İşte...
- İşe zamanında mı gelmiyor?
- Yok düzenli çocuk. İşini aksatmaz, işleri takip eder, yetiştirmek için iyi plan program yapar. Sorun o değil...
- Biliyorum yapmıyordur da, yoksa paramı yürütüyor?
- Yok canım, asla! Ben fark etmeden fazla bile versem hemen geri verir. Oldu böyle şeyler, olmadı değil.
- Onu diyorum, bunu diyorum, değil diyorsun, nedir yahu sorun? Canını sıkacak bir şeyler olmuş kesin. Tersleştiniz mi bir konuda? İşle ilgili gerekli görüp de yapmasını rica ettiğin bir şeyleri yapmamaya mı diretti?
- Ya yok be kardeşim! Ben hayatımda bu kadar uyumlu, makul çalışan bir adam tanımadım. Bunlarla ilgili hiç sorun yaşamadım şimdi, yalan değil. Bu Mehmet’in geçen sene bir oğlu oldu, onun masrafları için sürekli benden zam istiyor.
- Aman yap işte be Salih! Hem böyle dürüst, çalışkan, becerikli birileri bulmak öyle kolay değil hem de çalışmış o kadar, emek vermiş senin için.
- Tam da bu sıkışık dönemde! Be kardeşim, para mı var, para dönmüyor piyasada, yarınımız belli değil. Kimse kusura bakmasın, ben de hoşlanmıyorum ama mecbur kalıyorum böyle zor kararlar vermeye bazen...
Bu parçaya göre aşağıdaki soruları birlikte yanıtlayalım.
Bu sohbet bizimle ilgili olsaydı, hakkımızda neler söylenirdi?
Mehmet Bey’in işine sadakatinin sebebi, geçim gayesinin haricinde, sizce ne olabilir?
Salih Bey işveren olduğuna göre, hangi açılardan, kime karşı sorumludur, birlikte konuşalım.
RAB İÇİN CANDAN
Şu ayetleri yüksek sesle okuyalım: “Ey köleler, dünyadaki efendilerinizin her sözünü dinleyin. Bunu, yalnız insanları hoşnut etmek isteyenler gibi göze hoş görünen hizmetle değil, saf yürekle, Rab korkusuyla yapın. Rab′den miras ödülünü alacağınızı bilerek, her ne yaparsanız, insanlar için değil, Rab için yapar gibi candan yapın. Rab Mesih′e kulluk ediyorsunuz” (Kol. 3:22-23) Günümüzde, bu düşünceye göre davranmaya engel oluşturan problemler nelerdir?İş hayatında her ne kadar kölelik boyunduruğu altında olmasak da, çalışırken, tutumumuz söz dinler olmalıdır. İşten çıkarılma, kariyer edinememe, göze girme kaygısıyla işverenin sözünü dinliyor gibi görünüp aslında ilk fırsatta kendi çıkarına göre hareket etmeye hazır çalışmak yürek kirliliğine neden olur ve işimizi severek değil, tiksinerek yapmaya götürür.
“Ey efendiler, gökte sizin de bir Efendiniz olduğunu bilerek kölelerinize adalet ve eşitlikle davranın.” (Kol. 4:1)
Her zaman aklımızda tutmamız gereken gerçek şudur: Bizim gerçek işverenimiz Rab Mesih’tir. Biz birileri için de çalışıyor olsak, yetkimiz altında birilerini çalıştırıyor da olsak, aslında Mesih için çalışıyoruz. Yaptığımız işlerde, çalışma hayatımızda işverenimiz olarak öncelikle Mesih’in önünde sorumluyuz. İşverenimizin adil olmaması, bizim sorumluluğumuzu ortadan kaldırmaz. İşveren adaletsizlik ediyorsa Rab’bin önünde bundan kendi sorumludur. Çalışanımızın başkalarına haksızlık ederken gönlümüzü hoşnut edecek davranışlar sergilemesi, onu başkalarından fazla kayırmamıza yol açmamalı. Bizim yürek tutumumuz, günaha günahla değil, kendi sorumluluklarımızı yerine getirmeye odaklı bir paklıkta olmalıdır. İş hayatımız, yaşantımızın ve tanıklığımızın önemli bir parçasıdır.
Gerek işveren olalım, gerek serbest meslek sahibi, gerek işçi, memur, öğrenci; çalıştığımız yerde Mesih’in çocukları olarak Mesih’i temsil ettiğimizi unutmamamız gerekir. İnsanlar belki bununla ilgili konuşmazlar ama görürler ve her zaman tartarlar. Saygıyla sorumluluğumuzu yerine getirip getirmediğimizi gören gerçek işverenimiz İsa Mesih’tir.
Özet olarak;
1. Sadece görünüşte değil,
2. Pak yürekle,
3. Rab korkusuyla,
4. Ödülümüzü Rab′den alacağımızı bilerek çalışacağız.
Bu prensiplere göre çalışan bir imanlının, sağlam, güvenilir ve Tanrı’yı yücelten bir çalışma hayatı olur. Bu tür çalışma hayatı, her yönden Mesih imanlısının pak imanlı yaşantısını yansıtır, ayrıca Rab’le paydaşlığının gerçek olduğunun kanıtıdır.
NASIL ÇALIŞTIĞIMIZA DİKKAT EDELİM
Çalışma hayatıyla ilgili bazı örnek olaylar ele alacağız şimdi. Öğreti kısmında sıraladığımız şu prensiplere göre her bir örnek hakkında düşünelim:
- Göze iyi görünmek için,
- Saf yürekle,
- Rab korkusuyla,
- Ödülümüzü Rab’den aldığımızı bilerek çalışmak.
Her örnek için hangi prensibin yerine getirilip getirilmediğini cevaplayalım.
• Kerim Selma’yla konuşuyor:
“Üç kuruşa şu herifin ağız kokusunu çekiyoruz. Benim gibi nitelikli biri dururken, gittiler bu adamı başımıza müdür yaptılar!”
• Doğan öğle yemeği molalarından yarım saat geç dönmektedir. Çok ağır çalıştığını düşünüyor, bu yüzden her seferinde arkadaşlarıyla sohbetin süresini biraz daha uzun tutuyordur.
• Engin Selçuk’la konuşuyor:
“Çalış çalış, ne elde var ne avuçta. O kadar uğraşıyoruz, burada bir arpa boyu yol alamadım. Rakip firmayla görüştüm, bakalım, bazı şeylere karşılık olarak sanırım daha yüksek bir maaşa beni işe alacaklar. Aman aramızda kalsın!”
• Davut işvereni hakkında:
“Adamın iki evi, iki arabası var, hala doymadı, hala doymadı! Madem o işini biliyor, ben de işimi bileceğim bundan sonra. Hakkım olanı ondan nasıl sızdıracağımı iyi biliyorum ben.”
DANİEL NASIL ÇALIŞTI?
Daniel 6. bölümü yüksek sesle okuyalım ve aşağıdaki soruları yanıtlayalım:
Okuduklarımızdan Daniel’in iş ahlakı hakkında neler öğrenebiliriz?
Kralın Daniel’e yönelik tutumu nasıldı?
UYGULAMA
İş veya çalışma anlayışımızın Tanrı’yı hoşnut edecek yönde olması, insanlar arasında Mesih’e yaraşır bir paklık sergilememizi sağlayacaktır.
Aşağıdaki soruları düşünelim ve gelecek dersin başında ilk olarak bunlar hakkında konuşalım:
Koloseliler’deki ayetleri şimdi tekrar okuyalım:
• Bu dersten öğrendiklerinizi kendi cümlelerinizle, kendi çiziminizle, hatta kendi şiirinizle ifade edebilirsiniz.
Resimlerin telif hakkı: Shutterstock (www.shutterstock.com) ve kamu malı. Onun dışında:
6.resim: Kamu malı: Peter Paul Rubens (1577 - 1640) - Daniel aslanların çukurunda (1614 ile 1616 arasında) - https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Sir_Peter_Paul_Rubens_-_Daniel_in_the_Lions%27_Den_-_Google_Art_Project.jpg