KUTSAL KİTAP ÇALIŞMASI YARATILIŞ

dummy1

BAŞLANGIÇ (4)

NEDEN KÖTÜLÜK VAR?

dummy1

GÜNAHA DÜŞÜŞ

Aşağıda günlük gazetelerden alınmış birkaç haber var. Onları yüksek sesle okuyalım.

  • Eşine kızdı, evini yaktı.
  • İzmir’de silahlı kavga, 3 ölü. Trafikte yol verme tartışması büyüdü. Şoförlerden biri silahıyla üç kişiyi öldürdü.
  • Annesi tarafından terk edilen iki aylık bebek soğuktan donmak üzereyken kurtarıldı.
  • Mülteci teknesi battı, çoğu çocuk ve kadın 30 kişi öldü.
  • Nijerya’da 270 kız çocuğu kaçırıldı. Bazıları ölü bulundu, bazıları satıldı.
  • Köpeği önce bağlayıp sonra çöp kamyonunda ezen iki kişi için soruşturma başlatıldı.

Sizin bugün okuduğunuz, dinlediğiniz bunlara benzer haberler var mı? Varsa lütfen paylaşalım.

Bu haberleri duyunca neler hissediyorsunuz?

Kötülük, cinayet, hırsızlık, taciz ve bazen düşünemediğimiz dehşet verici olayları neredeyse her gün okuyoruz ya da şahit oluyoruz. Bunlara karşı tepkiniz ne oluyor?

Paylaştıkça hepimize büyük bir üzüntü ve karamsarlık çöküyor değil mi?

Şöyle diyor Kutsal Kitap:

“Akılsız içinden, "Tanrı yok!" der. İnsanlar bozuldu, iğrençlik aldı yürüdü, iyilik eden yok.

RAB göklerden bakar oldu insanlara, akıllı, Tanrı′yı arayan biri var mı diye.

Hepsi saptı, tümü yozlaştı, iyilik eden yok, bir kişi bile!” (Mez. 14:1-3)


KÖTÜLÜKLERİN KAYNAĞI: GÜNAH

dummy1

Bugün birçok insan aynı sorularla boğuşuyor: Neden bu kadar kötülük var? Savaşlar, soykırımlar, hastalıklar neden var? Neden iyi insanların başına kötü şeyler geliyor? Neden güvendiğim insanlar bana ihanet ediyor? En büyük soru da şudur: Bütün bu kötülüğe Tanrı neden izin veriyor?

Yaratılış’ın ilk iki bölümünde her şey iyidir. Barış, esenlik ve iyilik kaplamıştır tüm bu bölümleri. Yaratılış 4. bölümde ise Habil ile Kabil’in hikayesini okuruz. Bir kardeş diğer kardeşi öldürür. Bu iki bölüm arasında ne olmuştur? İşte her sorunun cevabı bu 3. bölümdedir.

3. bölüm kendi başına bir giriş, gelişme ve sonuç içermektedir. Girişte, yılan ile kadının yaptığı sohbeti okuyoruz. Yılan kadını Tanrı’nın sözüne güveniyle sınar. Aden bahçesindeki tüm o özgürlük içinde tek yasak hakkında kuşkuya düşürür. Ve bu sonun başlangıcıdır. Yılanın sözlerinde bir inkar (“Ölmezsiniz”) ve bir vaat vardır (“iyiyle kötüyü bilerek Tanrı gibi olacaksınız”).

Kadın bu kuşku ve yalanlar karşısında kendi kendine ağaca bakarak düşünür. Ağacın güzel, yemek için uygun, bilgelik kazanmak için çekici olduğunu görür. Düşüncelerinde önce kadın ayartılmaya başlar. Yılanın sözleri, Tanrı’nın sözlerinden daha etkin bir şekilde kadını yönlendirir. Eğer bu noktada kadın kendisi için güzel, uygun ve çekici olana değil de Tanrı’nın sözlerine iman edebilseydi, o meyveye elini hiç uzatmamış olacaktı.

Böyle bir denenmeyle siz de karşılaştınız mı? Tanrı’nın sözlerine güveninizin sarsıldığı ve bu şekilde ayartıldığınızı düşündüğünüz bir durumla karşılaştınız mı? Grupla paylaşabilir misiniz?

dummy1

Kadın meyveyi yer ve yanındaki kocasına da verir. Ayet özellikle “yanındaki” ifadesini kullanır. Çünkü bütün bunlar olurken aslında Adem uzakta değil, kadının yanındadır. Onun da kadını uyarmadığını, yılana cevap vermediğini ya da uzatılan meyveyi reddetmediğini görüyoruz. Buraya kadarki ayetlerden hem kadının hem de adamın tüm yaptıklarından kendilerinin sorumlu olduğunu anlayabiliyoruz. Kadının kendi içinde muhakeme yapıp kendi seçimine karar verdiğini ve adamın da aynı şekilde bu eyleme katıldığını açıkça okuyoruz.

Meyveyi yedikten sonra artık iyilik ve kötülüğü bilirler. Ama anladıkları ilk şey “çıplak oldukları”dır. Bu başta yılanın vaat ettiği iyiliği kötülüğü bilmek, Tanrı gibi olmak hiç de bekledikleri gibi değildi. 2. bölüm “utanç nedir bilmiyorlardı” cümlesiyle sona erer. Oysa şimdi çıplaklıklarıyla utanmaktaydılar. Çıplaklık kötü değilken, onların gözleri açıldığında bambaşka bir anlayışa ve bakış açısına sahip oldukları için artık onlara utanç veriyordu. Bu durum ahlaki düşüşlerinin ilk meyvesiydi. Kendi kendilerini örtmeye çalıştılar.

dummy1

Tüm bu kargaşanın ardından Tanrı’nın sesini duyarız: “Neredesin?” Günah insanı Tanrı’dan kaçmaya zorlar. Kutsal Tanrı’nın önünde duramaz, O’nun önünde suçluluk duyarız. Adem de aynı cevabı Tanrı’ya verir: Korktum… gizlendim. Bundan önce çıplaklıklarıyla hiçbir rahatsızlık, korku, utanç duymadan Tanrı’nın önünde yaşarlarken bu korku nereden çıktı?

Adem Tanrı’nın sorularına tüm insanlığın yaptığı gibi sorumluluğu başkasına atmayla karşılık verir. “Yanıma verdiğin kadın” derken günahın suçunu hem kadına hem de dolaylı olarak Tanrı’ya atar. Oysa ilk başta kadını onurlandırmış, onun yaratılmasından heyecan duymuştu. Şimdi ise onu her şeyin sorumlusu bir suçlu olarak görmektedir. Bugün ilişkilerimizin bozukluğu, kavgalar, savaşlar işte tam bu anda başlar. Kadın da adamın yaptığının aynısını yapar, suçu yılana atar.

Pavlus bu durumu çok açıkça okuyucularına anlatır. Kimsenin suçunu başkasının üstüne atmaması, sorumluluğu alması gerektiğini şu ayetten anlarız: “Günah bir insan aracılığıyla, ölüm de günah aracılığıyla dünyaya girdi. Böylece ölüm bütün insanlara yayıldı. Çünkü hepsi günah işledi.” (Rom. 5:12). “Oysa ölüm Adem′den Musa′ya dek, gelecek Kişi′nin örneği olan Adem′in suçuna benzer bir günah işlememiş olanlar üzerinde de egemendi.” (Rom. 5:14).

“Ne var ki, Tanrı′nın armağanı Adem′in suçu gibi değildir. Çünkü bir kişinin suçu yüzünden birçokları öldüyse, Tanrı′nın lütfu ve bir tek adamın, yani İsa Mesih′in lütfuyla verilen bağış birçokları yararına daha da çoğaldı.” (Rom. 5:15)

Bu ayete göre günah sadece bir eylem değil, yani salt hırsızlık, zina ya da yalan söyleme gibi bir eylem değil, temelde bir problemdir. Yani tüm kötülüğün kaynağı aslında bizim günahımızın sonucudur.

dummy1

YAŞAMIN İÇİNDEN

Yaratılış 3. bölümün dünyamızın halinin temel sorununu bize açıkladığını gördük. Bu temel problem günahtır. Bu gerçek bizim her şeye bakış açımızı değiştiriyor. Dünyayla, çevremizle, hayatla, insanlarla ilişkilerimizde, Tanrı ile ilişkimizde ve birçok konuda günahın bizi etkilediğini görebiliriz.

Kutsal Kitap’ta günah konusunda birçok ayette günahın ne olduğundan ve sonuçlarından bahsedilir. Aşağıdaki ayetleri yüksek sesle okuyalım ve şu soruları her ayet için birlikte cevaplandıralım:

Günah hakkında ne öğreniyoruz?

Günahın sonuçları hakkında ne öğreniyoruz?

Bu ayetler hakkında bu soruları tartışırken aklınıza bir örnek geliyor mu? Geliyorsa lütfen paylaşın.

  • Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı′nın yüceliğinden yoksun kaldı. (Rom. 3:23)
  • Günah bir insan aracılığıyla, ölüm de günah aracılığıyla dünyaya girdi. Böylece ölüm bütün insanlara yayıldı. Çünkü hepsi günah işledi. (Rom. 5:12)
  • Günah işleyen, İblis′tendir. Çünkü İblis başlangıçtan beri günah işlemektedir. Tanrı′nın Oğlu, İblis′in yaptıklarına son vermek için ortaya çıktı. (1Yu. 3:8)
  • İsa, "Size doğrusunu söyleyeyim, günah işleyen herkes günahın kölesidir" dedi. (Yu. 8:34)
  • Günahımız yok dersek, kendimizi aldatırız, içimizde gerçek olmaz. (1Yu. 1:8)
  • Çünkü günahın ücreti ölüm, Tanrı′nın armağanı ise Rabbimiz Mesih İsa′da sonsuz yaşamdır. (Rom. 6:23)

UYGULAMA

Bu çalışmada dünyanın neden bu halde olduğunu gördük. Tanrı’yı reddetmek, O’ndan uzak olmak ruhsal bir ölüm getirir. İşte bu hafta günahla ilgili kendimize de iyi bir sınama zamanı olsun.

İsa Mesih’in günahlarımız için öldüğünü biliyoruz, inanıyoruz, iman ediyoruz. Günah tüm dünyayı içindeki her şeyiyle birlikte mahveden bir gerçek. O zaman bu günahın bedeli olarak İsa Mesih’in ölümü bizim için gerçekten büyük bir değişime neden olmalı.

Günahın ciddiyeti üzerine düşünelim. Tüm dünyanın kötülüğü, her gün okuduğumuz korkunç haberler, Tanrı’nın isteği değildir ve O’nun yüreğini de etkiler.

Bizler günahımız konusunda ne yapacağız? Biz eskiden günaha tutsak, günaha uyan çocuklarken İsa Mesih’in kanı sayesinde kurtulduk ve günahın esiri değiliz. Hala günahımıza uyuyor muyuz?

Hayatımızda bizi etkileyen, vazgeçemediğimiz günahlar var mı? Bu hafta yok edici ve Tanrı’dan ayıran bu günahlarımızdan vazgeçebilmek için derin düşünelim, dua edelim, tövbe edip kendimizi değiştirelim.

 
Kilise hizmeti içindir; parayla satılmaz.

• Bu dersten öğrendiklerinizi kendi cümlelerinizle, kendi çiziminizle, hatta kendi şiirinizle ifade edebilirsiniz.

 

Resimlerin telif hakkı: Shutterstock (www.shutterstock.com) ve kamu malı. Onun dışında:
3.resim: Telif hakkı sahibi: Sweet Publishing / FreeBibleimages.org url: https://media.freebibleimages.org/stories/FB_Adam_Eve_Fall/overview-images/007-adam-eve-fall.jpg?1538658901 Telif hakkı: Attribution-ShareAlike 3.0 Unported (CC BY-SA 3.0) https://creativecommons.org/licenses/by-sa/3.0/ -- compressed

 
Ve biz hepimiz peçesiz yüzle Rab’bin yüceliğini görerek yücelik üstüne yücelikle O’na benzer olmak üzere değiştiriliyoruz. Bu da Ruh olan Rab sayesinde oluyor. 2.Ko.3:18