KUTSAL KİTAP ÇALIŞMALARI YARATILIŞ

dummy1

YARATILIŞ 1-11. BÖLÜMLER BAŞLANGIÇLAR

7. ÇALIŞMA: TANRI ile YOL BOYUNCA İLERLEMEK (YAR. 5)

dummy1

KİM YÜRÜYOR?

Aşağıdaki yazıyı yüksek sesle okuyalım. Sonrasındaki soruları birlikte cevaplandıralım.

Adamın biri bir gece bir rüya görmüş: Upuzun bir kumsal boyunca yanında Tanrı ile yürüyormuş. Onlar yürürken tam karşılarındaki gökyüzünden bir film şeridi gibi adamın hayatından sahneler geçiyormuş. Kumsal adamın hayat yolu imiş sanki…

Adam kumda iki çift ayak izi kaldığında dikkat etmiş; bir çifti kendisinin, bir çifti Tanrı’nın. Hayatının son sahnesi gökyüzünden geçtikten sonra adam kumdaki ayak izlerine boydan boya bakmış ve bir şey dikkatini çekmiş. Hayat yolunun pek çok bölümünde kumda sadece bir çift ayak izi görülüyormuş ve adam dehşet içinde fark etmiş ki ayak izleri hayatının en kötü, en acı anlarında teke iniyor. Bu keşfi onu fena halde rahatsız etmiş ve Tanrı’ya sormaya karar vermiş.

“Tanrım… Eğer sana inanırsam, senin yolundan gidersem, her zaman yanımda olacağını, her zaman yanı başımda yürüyeceğini söylemiştin. Oysa hayat yoluma bakıyorum, en zorlu, en kötü, en acılı anlarımda sadece bir çift ayak izi görüyorum kumda. Hayatın kolay günlerinde yanımda yürüyorsun da, sana en muhtaç olduğum anlarda beni niye terk ediyorsun?”

Tanrı gülümseyerek cevap vermiş: “Ben seni çok sevdim ve hiç terk etmedim. Hayat yolundaki o zorlu sınav günlerinde, yani en acılı, en kötü anlarında kumda hep bir çift ayak izi gördün. Dikkat et! Ayak izleri teke indiğinde derinleşiyor. Çünkü o sıralar ben seni kucağımda taşıyordum!”

Soru: Bu kısa yazı size ne hissettirdi? Bazen Tanrı’yı yanınızda yürüdüğünü hissettiğiniz anlarınızı paylaşır mısınız?


TANRI’YLA YÜRÜDÜ

dummy1

Aşağıdaki yazıya devam etmeden önce Yaratılış 5. bölümü yüksek sesle okuyalım. Sonrasında yazımızı okuyama devam edelim. Metnin arasındaki soruları birlikte cevaplandıralım.

Genellikle Kutsal Kitap’ta soy ağaçlarını okumak zor gelir bize. Bir sürü, üstelik söylemesi bizi zorlayan isimlerle doludur. Ancak bu çalışmada biz bir soy ağacına odaklanacağız ve neden bu soyağaçlarının Kutsal Kitap içinde olduklarını anlamaya çalışacağız.

Tanrı, kendi sevgisini ve varlığını paylaşmak için Adem ve Havva’yı yaratmış, onlara “insan” demiştir. 5:3 ayetinde Tanrı’nın insanı yaratırken söylediği söze bir atıf yapar: “Adem… Kendi suretinde, kendine benzer bir oğlu oldu.” Artık insanın soyu Adem’e benzer olacaktır: Günahlı ve ne yazık ki Tanrı’dan ayrı. Daha önceki bölümlerde Tanrı’yla ilişki bozukluğunun sonuçlarını gördük.

Bu bölümde on soydan bahsedilir: Adem, Şit, Enoş, Kenan, Mahallel, Yaret, Hanok, Metuşelah, Lamek, Nuh. Nuh’un oğulları Ham, Sam ve Yafet. Hepsi doğar, yaşar, oğullar ve kızlar sahibi olurlar, “sonra öldü” ifadesiyle hepsinin öldüğü belirtir. Bu düzen Hanok hariç sürekli devam eder.

Tanrı Adem’in günahı ve özellikle Habil ve Kayin’in olayından sonra insanla ilişkisini kesmemiştir. Hala onlara bakar, onların soylarını sayar, onlarla birlikte yürür ve onları bereketler ya da cezalandırır. Bu paydaşlıktır. Tanrı’yla insan arasındaki soylar içinde devam eden bağı, bu soy ağaçlarıyla bize anlatılır.

Soru: Soy ağaçları Kutsal Kitap’ta sık sık geçer. Matta böyle bir soy ağacı ile başlar, Luka’da da vardır. Siz soy ağaçlarını okurken ne düşünüyorsunuz? Sıkıcı gibi gelen bu bölümlerden neler öğrenebiliriz? Birlikte cevaplandıralım, sonra aşağıdan okumamıza devam edelim.

dummy1

Aynı zamanda “ölüm” vardır. Hiç kimse bundan kaçamayacaktır. Adem ve Havva ilk günahı işlediklerinde ruhsal olarak Tanrı’dan ayrı kalarak öldüler ama aynı zamanda bedensel olarak da ölümlü oldular. Bu, soylar içinde devam eden bir gerçektir. Adem’in soyundan her kişi, Hanok hariç “öldü”. Bu kişiler normal bir yaşam sürerler, herkes gibi çocukları olur ama sonunda bize çok uzun gibi gelen seneler sonunda bile ölürler. Bu vurgu ölümün insanlık için kaçınılmaz son olduğunu bize açıklar. Tanrı’nın “kesinlikle ölürsün” sözünün yerine gelmesidir tüm bu ölümler.

Ama bir umut vardır! Tanrı yolunda yürüyen Hanok’un hayatında bu umut açıkça görülür. İbranice ve eski Türkçe çevirisinde “Tanrı’yla yürüdü” denir. Bu zincir, yani doğum, yaşam ve ölüm Hanok’ta kırılır. Bunun nedeni de yine aslında Tanrı’nın baştan beri istediği o derin ilişkide gizlidir. Herkes yaşar ama Hanok Tanrı ile yürür.

İbraniler yazarı iman kahramanlarının bir listesini, bir anlamda soy ağacını sıralarken Hanok’un ölümü tatmadan yukarı alınmasının sebebinin imanı olduğunu açıklar.

dummy1

“İman sayesinde Hanok ölümü tatmamak üzere yukarı alındı. Kimse onu bulamadı, çünkü Tanrı onu yukarı almıştı. Yukarı alınmadan önce Tanrı’yı hoşnut eden biri olduğuna tanıklık edildi. İman olmadan Tanrı’yı hoşnut etmek olanaksızdır. Tanrı’ya yaklaşan O’nun var olduğuna ve kendisini arayanları ödüllendireceğine iman etmelidir.” (İbr. 11:5-6)

Hanok 300 yıl boyunca Tanrı ile yürümüştür. Bu ifadeyi oğlu doğduktan sonra kullanmasının özel bir anlamı olup olmadığını bilmiyoruz. Ama babalık belki de Hanok’a Tanrı’yı aramak için ihtiyaç ve O’nunla ilişkisi için bir örnek teşkil etmiş olabilir.

Soru: Tanrı ile yürüdüğümüzü söylemekle neyi kastediyoruz? Kendi hayatınızdan bazı örnekler verebilir misiniz? Birlikte cevaplandıralım, sonra aşağıdan okumamıza devam edelim.

dummy1

Tanrı’yı ancak imanla hoşnut edebiliriz. Bu da sadece Tanrı’nın varlığını kabul etmekle değil, O’nun yaşayan Tanrı olduğunu bilmek ve O’nunla gerçek bir ilişki kurmakla olacaktır. Tanrı da onu bu imanından ötürü ödüllendirmiştir.

Biz de biliyoruz ki ölüm bizde artık egemen değildir. Ölüm bir gerçektir ama İsa Mesih’in çarmıhta ölüp üçüncü gün dirilip ölümü yendiğine iman edenlerde egemenlik süren bir gerçek değildir. Tanrı’yı imanla hoşnut edenler sonunda ölümü yenip yukarı, yani Tanrı’nın yanındaki yerini de alacaktır. Bizim, ister 300 ister 30 yıl olsun, bu dünyadaki tüm günlerimizde Tanrı yolunda ya da Tanrı’yla yürümek için Tanrı’yı hoşnut eden bir yüreğe sahip olmamız gerekmektedir.


TANRI İLE YÜRÜYORUM

Çoğumuz “İsa’yla yürüyorum, Tanrı’nın yolunda yürüyorum” şeklinde cümleler kuruyoruz. Ancak bu cümleleri günlük hayatımızda nasıl uygulayacağımızı düşünmemiz gerekiyor. Bunun için öncelikle bazı pratik adımları aşağıda sıraladık.

Önce soruyu birlikte cevaplandıralım, sonrasında bu adımların her birine Tanrı ile yolculuğumuzda alacağımız bir kararı yazalım.

Tanrı ile yürümek için gerekli bazı adımlar:

Örnek Karar: (Bu maddenin yanına ve diğer maddelerin yanına kendi kararınızı yazınız)

dummy2 Kutsal Kitap’ı okumak: Kutsal Kitap’ın bizim yürüyüşümüze nasıl bir katkısı vardır?
Kararım: Her gün on beş dakika Kutsal Kitap okuyacağım: (Örnek)
Şimdi siz kendiniz bir karar yazın:
Kararım: …………………………………………

dummy2 Kişisel dua zamanı: Kişisel dua zamanlarından bizi alıkoyan şeyleri nasıl önleyebiliriz?
Kararım: …………………………………………

dummy2 Kutsal Yazıları derin düşünmek ve ezberlemek: Ayetlerin üzerinde derin düşünmek bize nasıl bir yarar sağlar?
Kararım: ………………………………

dummy2 İtaat: Tanrı’nın sözlerine günlük hayatımda nasıl itaat edebilirim?
Kararım: …………………………………………


dummy2 Dünyasal şeylere tutkumu öldürmek: Dünya ile ilişkimiz yakın olduğunda Tanrı ile aramızdaki ilişkiyi nasıl etkiler?
Kararım: …………………………………………


UYGULAMA

Yukarıda yazdığınız kararları yanınızda taşıyın ya da evinizde görünür bir yere koyun. Her gün bu kararlar üzerinde düşünüp uygulamak için dua edin ve uygulamak için gayret edin.

Uygulama konusunda bize en çok yardım eden şey bir kardeşe bu konuda sorumluluk vermektir. Bir kardeş seçin, bu kararlarınızdan ona söz edin ve size her hafta bu kararları uygulayıp uygulamadığınızı size sormasını isteyin.

Ayrıca bu kararları uygularken yaşadıklarınızı onunla paylaşabilirsiniz.

 
Kilise hizmeti içindir; parayla satılmaz.

• Bu dersten öğrendiklerinizi kendi cümlelerinizle, kendi çiziminizle, hatta kendi şiirinizle ifade edebilirsiniz.

 

Resimlerin telif hakkı: Shutterstock (www.shutterstock.com) veya kamu malı.

 
Ve biz hepimiz peçesiz yüzle Rab’bin yüceliğini görerek yücelik üstüne yücelikle O’na benzer olmak üzere değiştiriliyoruz. Bu da Ruh olan Rab sayesinde oluyor. 2.Ko.3:18