KUTSAL KİTAP ÇALIŞMALARI YARATILIŞ

YARATILIŞ 12-25. BÖLÜMLER

3. ÇALIŞMA: AVRAM İLE LUT (YAR. 13-14. BÖLÜMLER)

SU AKAR YOLUNU BULUR

Su akar yolunu bulur. Bu atasözünü sık sık duyarız. Olayların akışını değiştiremeyeceğimizi düşündüğümüz zaman, “Amaan, su nasıl olsa yolunu bulur” der, kendimizi olayların akışına öylece bırakırız. Bazen bu kadercilik gibi görünse de, aslında biz imanlılar için kontrolün kimin elinde olduğunu hatırlatan bir atasözüdür. Eğer hayatımızın kontrolünü elimizde tutuyorsak muhtemelen suyun kendi yolunu bulmasına da izin vermiyor olacağız. Kazdığımız yollarla şansımızı deneyeceğiz.

Eğer kontrol Tanrı’nın elindeyse, o zaman Her Şeye Egemen Olan’a, bize yaşam verene teslim olmuşuz demektir. Bu teslim oluşta kesinlikte Tanrı’ya güvenmek ve sözüne itaat çok önemlidir.

Su akar yolunu bulur…

Soru 1: Sizin için suyun akışı, yani kontrol kimin elinde?

Soru 2: Kontrol Tanrı’nın elinde olduğunda ya da sizin elinizde olduğunda, hayatınız nasıl oluyor? Her iki durumu karşılaştırarak birlikte konuşalım.

KONTROL KİMİN ELİNDE?

Yaratılış 13. ve 14. bölümlerini yüksek sesle okuyun.

Bir önceki dersimizden de anımsayacağınız gibi Avram ile Lut Mısır’dan zenginleşerek dönmüşlerdi. Hayvanları o kadar çoktu ki toprak yüzünden Lut ile Avram’ın çobanları arasında kavga çıktı. Avram bu kavgalardan hiç hoşnut değildi, toprakları ayırma önerisiyle Lut’a gitti. Bütün toprakları göstererek ilk seçme hakkını ona verdi. Lut nereye giderse Avram tersi yöne gidecekti. Oysaki RAB bütün bu toprakları Avram’a vermişti, ilk seçme hakkını kendisi kullanabilirdi. Avram alçakgönüllülükle önceliğinden vazgeçti. Çünkü Avram RAB’bine güveniyordu.

Peki Lut ne yaptı? Bir bakıma açgözlülük göstererek bölgenin en bereketli, en sulak topraklarını kendine seçti. Ama Lut bir şeyi göz ardı ediyordu, seçtiği topraklar Sodom’a çok yakındı. Sodom halkı çok kötüydü ve RAB’be karşı çok günah işliyordu. Lut çadırını Sodom’a yakın bir yere kurdu.

Tanrı Avram’ın kendisine güveninden çok hoşnuttu. Bu güveni vaatlerini yenileyerek daha da pekiştirdi. Tanrı, ‘Lut o bereketli toprakları seçse de o topraklar senin’ diye açıkça sesleniyordu. Üstelik soy vaadini de daha da pekiştiriyor, sayılamayacak kadar çok olacağını söylüyordu.

Lut’un bereketli topraklardaki huzurlu yaşamı uzun sürmeyecekti. Elam kralı, Goyim kralı, Şinar kralı, Ellasar kralı güçlerini birleştirip bölgedeki krallıklara saldırmaya başladı. Bunun üzerine Sodom, Gomora, Adma, Sevoyim, Bala ve Soar kralları da yola çıktı. Dört kral bu beş kralı yenilgiye uğrattı. Sodom ve Gomora halklarının bütün mallarını yağmalayıp onları esir ettiler. Lut ve ailesi de tutsak alınan kişiler arasındaydı. Oradan kaçan bir İbrani durumu Avram’a anlattı. Avram evinde yetişmiş 318 adamı yanına alarak dört kralı bozguna uğrattı ve tutsak olan Lut’u ve mallarını, yağmalanan diğer bütün malları ve halkları geri getirdi. Bunu duyan Sodom kralı Avram’ı karşılamak için Şave Vadisi’ne gitti. Yüce Tanrı’nın kahini olan Şalem kralı Melkisedek ekmek ve şarap getirdi. Avram’ı kutsayarak, “Yeri göğü yaratan yüce Tanrı, Avram’ı kutsasın. Düşmanlarını onun eline teslim eden yüce Tanrı’ya övgüler olsun.” dedi. Bunun üzerine Avram her şeyin ondalığını Melkisedek’e verdi. Sodom kralı, ‘Adamlarımı geri ver, tüm mallar sende kalsın’ dedi. Ama Avram hiçbirini kabul etmedi.

Şimdi tekrar Tanrı’nın Avram’a vaatlerine bakalım:
Seni büyük bir ulus yapacağım,
Seni kutsayacak, sana ün kazandıracağım,
Bereket kaynağı olacaksın.
Seni kutsayanları kutsayacak,
Seni lanetleyeni lanetleyeceğim.
Yeryüzündeki bütün halklar senin aracılığınla kutsanacak. (Yar. 12:2-4)

Soru: Yukarıda okuduğunuz, Avram’ın yaşadığı olaylar zinciri ile Tanrı’nın verdiği vaatler arasında nasıl bir bağlantı kurarsınız? Açıklayınız.

Bu olaylara baktığımızda yaşananların can sıkıcı olduğunu görüyoruz; iki akrabanın çobanları arasında kavga çıkıyor, aile ikiye bölünüyor, Avram iyi topraklarını kaybediyor, yeğeni tutsak ediliyor ve onu kurtarmak için savaşmak zorunda kalıyor. Ama aslında Tanrı gelişen bu olaylar içinde vaadini adım adım gerçekleştiriyor.

Soru: Tanrı bu vaatlerini hangi olaylar aracılığıyla gerçekleştiriyor? Birlikte cevaplandıralım.

Bu öykü içinde Melkisedek’in Avram’ı Tanrı’nın adıyla kutsaması ve Avram’ın bu kutsamayı kabul edip ondalığını ona vermesi dikkat çekicidir. Melkisedek adı “doğruluk kralı ve barış, esenlik” anlamına gelir ve Kutsal Kitap’ta iki yerde (Mez. 110:4 ve İbr. 7) daha geçer. Melkisedek Şalem kralı ve Tanrı’nın kahinidir. Kral olması ve Harun soyundan olmayan bir kahin olması İsa Mesih’in kahinliğini hatırlatır. İsa Mesih de sonsuza dek kral ve kahindir. Üstelik günahlarını bağışlatmak için kurban sunmak zorunda değildir. İlk ve son kez kendini sunmakla başkahinliğini yetkin kılmıştır. Metin içinde Melkisedek, İsa Mesih’in kahinliğinin bir ön habercisi gibidir. Tanrı Avram’ı kutsamak için kral ve kahin Melkisedek’i aracı olarak kullanmıştır. Avram bu kutsamanın Tanrı’dan geldiğini anlamış ve Melkisedek’e ondalığını vererek kendinden üstünlüğünü kabul ettiğini göstermiştir.

Bizler de Tanrı’nın birçok vaatlerine ve kutsamalarına sahibiz. Bu vaatler ve kutsamalar İsa Mesih’te, imanımız aracılığıyla etkin kılınmıştır (Gal. 3:13-14). Mesih İsa aracılığıyla sahip olduğumuz vaatler ve kutsamalarla ilgili 1. çalışmamızda konuşmuştuk.

Soru 1: Sahip olduğumuz bu vaatler ve kutsamalar düşüncelerimizi ve bizi nasıl değiştirmektedir?

Soru 2: İman yolculuğumuzda bu vaatler bize nasıl bir yön vermektedir?

BİZİM İMAN YOLCULUĞUMUZ

Hayatın içinde rutin işlerimizin peşinde koşarken ya da sıkıntılarla bir anlamda boğuşurken odağımız dar bir perspektiften olabiliyor. Tanrı’yla ilişkimiz ne kadar sıcak olsa da, olaylara dar bir perspektiften baktığımız için Tanrı’nın hayatımızdaki planını, kutsamalarını ve vaatlerini gerçekleştirişini göremeyebiliyoruz. Avram Lut’la yaşadığı anlaşmazlıkta ve toprak paylaşımında RAB’be daha çok güvenmeyi öğrenmiş, Lut’u kurtarmak için girdiği savaşta Tanrı’nın nasıl düşmanlarını eline teslim ettiğini görmüş, kazandığı zaferle ün kazanmış, Lut’la beraber Sodom halkını kurtararak diğer halkları kutsamış, Melkisedek aracılığıyla da Tanrı’nın kutsamasını almıştır. RAB Avram’a verdiği vaatleri yerine getirmeye başlamıştır. Bu daha başlangıçtır; ün, kutsamalar, bereketler çoğalarak sürecektir.

Avram kıtlık zamanında Mısır’a gittiğinde, çalışmamızın başında bahsettiğimiz su yolunu kendi belirlemeye çalışmış ama sonu firavun tarafından ülkeden kovulmak olmuştur. Avram yaptığı hatalardan ders çıkartıp Tanrı’ya güvenmiş, kontrolü Tanrı’ya bıraktıktan sonra vaatlerin yerine geldiğini görmeye başlamıştır.

Avram gibi hepimizin Rab’den aldığımız bir çağrısı ve iman yolculuğumuzun bir başlangıcı vardır. Şimdi bu başlangıçtan bugüne kadarki süreci düşünelim.

Soru 1: Tanrı nasıl bir yol izledi sizin hayatınızda? Tanrı vaatlerini hangi yollarla gerçekleştirdi ve gerçekleştirmekte?

Soru 2: Hayatınızın akışı kimin kontrolünde? Eğer hala sizin kontrolünüzdeyse neden kontrolü Tanrı’ya bırakamıyorsunuz? Birlikte bununla ilgili konuşalım.

TANRI’NIN KUTSAMALARI VE VAATLERİ GÜVENİMİZİ GÜÇLENDİRİR

Galatyalılar 3:14; 2. Petrus 1:2-4 ve Galatyalılar 4:4-7 ayetlerini okuyun. İsa Mesih aracılığıyla sahip olduğunuz kutsamaları ve vaatleri aşağıya yazın.

İblis’in elindeki silahlardan biri de bizler sıkıntılarla uğraşırken sahip olduğumuz kutsamaları ve vaatleri unutturmaktır. Tanrı’yla ne kadar yakın ilişki içinde olursak ve hayatımızın kontrolünü O’na bırakırsak, İblis’in silahlarının etkilerini de kırmış oluruz. Sahip olduğumuz vaatlere sıkıca tutunursak, bu dünyanın sıkıntıları hayatımızı yönetemeyecektir.

• Bu hafta boyunca Tanrı’da sahip olduğunuz vaatleri düşünün. Tanrı’ya teslim olma ve kontrolü O’nun eline bırakma konusunda bu vaatler sizi nasıl teşvik eder?
• Eğer Tanrı’ya güvenme konusunda bir engel ya da zorluk varsa bu sizin iman yaşamınızda zayıf düşmenize neden olacaktır. Bu konuyu ciddiye alıp neden güvensizlik yaşadığınızı bulmanız gerekmektedir. Kutsal Ruh aracılığıyla Tanrı’dan bunu size göstermesini isteyin. Nedeni bulmakta zorlanıyorsanız kilisenizdeki olgun bir kardeşten yardım almanız size büyük bir kolaylık sağlayacaktır. Lütfen yardım almaktan çekinmeyin.

• Bu dersten öğrendiklerinizi kendi cümlelerinizle, kendi çiziminizle, hatta kendi şiirinizle ifade edebilirsiniz.

Resimlerin telif hakkı: Shutterstock (www.shutterstock.com) ve kamu malı. Onun dışında:
3.resim: Kamu malı: Antonio Tempesta (1550 - 1630) İbrahim Sıddım savaşında (1613) https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Tempesta_Abraham_Makes_the_Enemies_Flee_Who_Hold_His_Nephew.jpg
4.resim: Telif hakkı atıfı: Distant Shores Media/Sweet Publishing [CC BY-SA 3.0 (https://creativecommons.org/licenses/by-sa/3.0)] url: https://media.freebibleimages.org/stories/FB_Abraham_Lot/overview-images/009-abraham-lot.jpg?1538658071 -- küçültülmüş
5.resim: Kamu malı: Charles Foster (1822 - 1887) -- Melkisedek İbrahim′i kutsuyor (1873) - https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Melchizedech_blesses_Abraham.jpg