KUTSAL KİTAP ÇALIŞMALARI MATTA 18

dummy1

TANRI HALKININ İLİŞKİLERİ (MAT. 18. BÖLÜM)

18. ÇALIŞMA: MATTA 18. BÖLÜM BİZE NE ÖĞRETTİ?

GÖKLERİN EGEMENLİĞİNDE İLİŞKİLERE GENEL BAKIŞ

Matta 18. bölümün “Tanrı’nın Egemenliğindeki İlişkiler” konusunu ele aldığımız çalışmalarımızın sonuncusuna geldik. Bu çalışmamızda tüm Matta 18 bölümünden ne anladığımıza ve neler öğrendiğimize kısaca bakmaya çalışacağız.

Aşağıda “Türkleri Anlama Kılavuzu” adlı kitaptan alınan bazı maddeler vardır. Onları yüksek sesle okuyup ardından gelen soruları birlikte cevaplandıralım:

Madde 7. Hesabı ödemek durumunda kalan kişi, hesabı ödemek için gereken işlemi masanın altından yapar.

Madde 23. Misafire ikram edilen gıda dışarıdan alındıysa bu hissettirilmemek için çabalanır. Misafir satın alınan zeytinyağlı dolma için ev sahibine “Nefis olmuş elinize sağlık” derse bu övgü kabul edilir, umarsızca dolmanın tarifini verenler vardır.

Madde 27. Evle bağı olmayan, eve dışardan gelen kişinin giydiği terliğe misafir terliği denir.

Madde 57. Düğüne herhangi bir sebepten dolayı gidemeyenler, evlenenlere ayıp olmasın diye küçük bir hediye alarak “Ev görme” adı altında yeni çiftlerin evine giderler.

Soru 1: Yukarıdaki maddeleri okuduğumuzda hiçbirinin bize yabancı alışkanlıklar olmadığını görüyoruz. Sizce bu tür alışkanlıklar ve tutumlar neden bize bu kadar tanıdık gelir? Birlikte cevaplandırdıktan sonra diğer soruya geçelim.

Soru 2: Her kültürün, toplumun onları belirleyen bazı özellikleri vardır, bu özellikler birlikte yaşamak için nasıl bir yarar sağlar? Birlikte cevaplandıralım, sonra aşağıdan çalışmamıza devam edelim.

Kutsal Kitap İsa Mesih’e iman eden bizler için şöyle bir tanımda bulunuyor: “Ama siz seçilmiş soy, Kral′ın kâhinleri, kutsal ulus, Tanrı′nın öz halkısınız. Sizi karanlıktan şaşılası ışığına çağıran Tanrı′nın erdemlerini duyurmak için seçildiniz.” (1Pe. 2:9)

Bizim yeni bir egemenliğimiz ve yeni alışkanlıklarımız var; bunları bu çalışmamızda konuşacağız.


MATTA 18’İ HATIRLAYALIM

Tüm bu 17 çalışma bir bölüm üzerineydi. Bu yüzden öncelikle Matta 18. bölümü okuyup yeniden bir bütün olarak görmeye çalışalım sonra aşağıdaki soruları birlikte cevaplandıralım. Şimdi Matta 18’i yüksek sesle okuyalım.  

Soru 1: Sizi en çok etkileyen gerçek, istek ve emir ne oldu? Birlikte fikirlerimizi paylaşalım, sonra diğer soruya geçelim.

Soru 2: Bu bölümü okuduğunuzda sizin alışkanlıklarınıza, kültürel davranışlarınıza ve düşüncenize en zor gelen istek nedir?


TANRI’NIN EGEMENLİĞİNDE İLİŞKİLERİM

dummy1

Matta Müjdesi’nin ana konularından biri Göklerin Egemenliği’dir. İsa Mesih Matta kitabında beş ana konuşma yapar ve bu konuşmaların mesajı Göklerin Egemenliği ile ilgilidir.

Dağdaki Vaaz bunlardan ilkidir ve burada İsa Mesih Göklerin Egemenliği’nde yaşamın kurallarını, yasalarını verir bize. Yasa’dan çok daha ötesi vardır Göklerin Egemenliği’ndeki yaşamda. Matta’nın 18. bölümü işte bu Göklerin Egemenliği’ne girmiş Tanrı çocuklarının ilişkileri hakkındadır. Birkaç bölüm önce İsa Mesih “Kilisemi kuracağım” (Mat. 16:18) demişti. Şimdi kilisesindeki kişiler birlikte yaşarken nasıl bir karakter tutumu içinde olmalılar?

Her toplumun kendine ait bir ilişki kültürü var. Bizim toplumumuzda büyüklere saygı, misafirperverlik, yardımseverlik gibi birçok olumlu yön olsa da, bazı konularda zorlandığımız da bir gerçektir. Alçakgönüllülük ve bağışlama sanırım bunların başında gelen konulardan ikisidir. İsa Mesih bu iki tutumun Göklerin Egemenliği’ndeki değerlerde en üstünleri olduğunu vurgulamaktadır.

Kilisemizde her ne kültür, gelenek ve alışkanlıklara sahip olursak olalım Matta 18’de bize öğretilen ilişki kültürünü kurmamız ve devam ettirmemiz çok önemlidir. Bu konuların bize zor gelmesi normal; ancak bu zorlukların farkına varıp bunları aşınca gerçekte İsa Mesih’in istediği “kilise” anlayışına kavuşmuş olabiliriz.

Alçakgönüllülüğün neredeyse bir saflık olarak sayıldığı, gösteriş olarak bazen yapıldığı, gururlu olmanın en büyük değer olduğu öğretilen bir toplumda alçakgönüllülük tutumunu alışkanlık haline getirmeye çabalamak büyük bir gayret gerektirir. İsa Mesih alçakgönüllülüğün kardeşini kendinden üstün tutmak, onu günaha düşürmemek ve ona Tanrı’nın gözündeki değerle yaklaşmamız gerektiğini belirtir.

Tanrı’nın gözünde kilise çok değerlidir. Hiç kimsenin kaybolmasını istemez. Bu yüzden bir kardeş günah işlediğinde, bu günah bize karşı yapılmış olsa da, ilk adımın bizden gelmesini ister. Günahından dönmesi için fırsatlar vermemizi ister. Çünkü esas amaç bu kişinin kaybolup gitmesi değil, tam tersine kazanılmasıdır.

Bağışlama konusu her iman eden kişinin ilk ve en zor engelidir. Ancak bağışlamanın verdiği huzur ve özgürlüğü hiçbir şey veremez. Biz önce Tanrı tarafından bağışlandık. Acımasız köle benzetmesi bunu açıkça bize anlatır. Efendinin bağışladığı borç ile kölenin bağışlayamadığı borç arasında dünyalar kadar fark vardır. ‘Bağışlandığımız için bağışlamalıyız’ düşüncesi artık alışkanlığımız olmalıdır.

Matta 18’deki öğretiler zor ama gereklidir. Bir kilise kültürü yaratmak hem kilise için hem de “evrendeki yıldızlar” gibi parladığımız bu kuşak için bir tanıklıktır. Bu konuda gayret edip Rab’den yardım isteyelim.


MATTA 18’DEN ÖĞRENDİKLERİMİZ

Matta 18. bölüm, Göklerin Egemenliği’nde sahip olduğumuz yeni kimliğimiz ışığında kilisedeki kardeşlerle ilişkilerimize odaklanır. 17 çalışma boyunca bunlara değinmeye çalıştık.

Aşağıda önceki çalışmalarımızdan başlıklar ve örnekler bulacaksınız. Şimdi onları yüksek sesle okuyup neler öğrenmiş olduğumuzu hatırlayalım ve soruları birlikte cevaplandıralım. Dilerseniz ayetlere tekrar bakabilirsiniz.

Alçakgönüllülük (Mat. 18:1-5)

dummy1

Alçakgönüllülük zordur, ancak Göklerin Egemenliği’nin “kültürü” olarak gereklidir. Bu egemenliğe girmenin ilk şartı olarak İsa Mesih bunu açıkça belirtir.

Soru: Alçakgönüllülük konusunda kilise içi ilişkilerde alıştığımız düşünce, tutum ve alışkanlıkları düşündüğümüzde, Göklerin Egemenliği’nde sahip olmamız gereken düşünce, tutum ve alışkanlıklar neler olmalıdır sizce? Bunu nasıl sağlayabiliriz? Birlikte düşüncelerimizi paylaşalım, sonra sıradaki başlığa geçelim.

Bir başkasını günaha düşürme (Mat. 18:6-14)

dummy1

Kilise içi ilişkilerde günaha düşürme tutumuna daha ciddi bakmamızı sağlar bu bölüm. Aşağıda birkaç örneği incelerken bu fırsattan yararlanarak kendi yüreğimizi de yoklayalım. İsa Mesih’in “boynuna taş bağlayıp denize atman iyidir” uyarısına sebebiyet verecek bir tutum içinde olmayalım.

Soru 1: İsa Mesih’in bu uyarısını düşününce, kendi söylediklerimiz, tutumumuz ve öğütlerimize baktığımızda ne gibi eksiklikler görüyoruz? Birlikte fikirlerimizi paylaşalım, sonra diğer soruya geçelim.

Soru 2: Kilisede kardeşleri günaha düşürme konusunda hangi tutum ve düşüncelerimiz değişmelidir? Bunları değiştirme konusunda kararlar aldınız mı? Varsa onları grupla paylaşır mısınız?

dummy1

Kimse kaybolmasın(Mat. 18:10-14)

Tanrı’nın bu anlayışı bize de bir sorumluluk yüklemektedir. Kaybolan kuzuları arayıp bulan Tanrı’nın kilisesi olarak bizim de böyle kardeşleri arayıp bulmak, gitmelerini önlemek, korumak, kollamak, onları yeniden Tanrı’nın sevgisine yöneltme görevimiz vardır.

Soru: Tanrı’nın kilisedeki kardeşlere sevgisi ve onların kaybolmalarını istememesi konusunda siz neler düşünüyorsunuz? Bu düşünce bazı olumsuz düşüncelerinizi değiştirdi mi? Nasıl? Birlikte cevaplandıralım.

dummy2 İlişki bozuklukları çözümü ve disiplin (Mat. 18:15-21)
İsa Mesih’in ilişkilerimizdeki bozukluğu beklediği açıktır ama buna karşılık bir çözüm de bize verir. Ama buna yanaşmayan, günahında ısrar eden kişi, onu kazanmak için yapılan tüm çabaları reddederse bunun bir bedeli olduğu da belirtilir.
Soru 1: Size karşı günah işlendiğinde ilk adımı atmak hala zor geliyor mu? Neden? Birlikte cevaplandırdıktan sonra diğer soruya geçelim.
oru 2: Kilise disiplini uygulama konusuna bakış açınızda bir değişiklik oldu mu? Nelerdir?

dummy2 Bağışlama (Mat. 18:21-35)
Acımasız köle benzetmesiyle İsa Mesih, Göksel Egemenlikteki ilişkiler hakkında en önemli konuları bize açıklamış olur. İki büyük konu, alçakgönüllülük ve bağışlama, ilişkilerin ana konularıdır. Bağışlama olmadan ilişkilerin değişimi tamamlanmış değildir. Bize yeni bir bakış açısı verir İsa Mesih. Tanrı’ya çok olan borcumuz bağışlanmıştır. Peki sen sana borcu olanlara ne yapacaksın?
Soru 1: Bağışlama konusu toplumumuzun en yanlış anlaşılan, en zorlandığı konulardan biridir. Bizim bu konudaki düşüncemizi bu gerçekler nasıl değiştirdi? Biraz düşünüp üzerinde konuşalım, sonra diğer soruya geçelim.
Soru 2: Hala bağışlama konusunda zorlandığınız ve içinize tam sinmeyen konular var mı? Nelerdir? Birlikte paylaşalım.


UYGULAMA

Çalışmalarımız burada biterken son olarak birkaç soruyu kendimize sormamızda fayda var:

Soru 1: Matta 18. bölümü düşündüğümüzde değişmekte en zorlandığımız düşünce, tutum ve alışkanlıklar nelerdir?

Soru 2: Kilisemizin Göklerin Egemenliği’nde sürdürdüğü yeni kültürde ilişkiler konusunda nasıl bir değişime ihtiyacı var sizce?

Değişim için atmamız gereken adımları aşağıya yazalım; aldığımız kararları uygulamak için şimdi kardeşlerle birlikte dua edelim.

  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  

Pavlus’un şu duasını hatırlayarak birbirimizi teşvik edelim:

“Rabbimiz İsa Mesih′in Tanrısı, yüce Baba, kendisini tanımanız için size bilgelik ve vahiy ruhunu versin diye dua ediyorum. O′nun çağrısından doğan umudu, kutsallara verdiği mirasın yüce zenginliğini ve iman eden bizler için etkin olan kudretinin aşkın büyüklüğünü anlamanız için, yüreklerinizin gözleri aydınlansın diye dua ediyorum. Bu kudret, Tanrı′nın, Mesih′i ölümden diriltirken ve göksel yerlerde sağında oturturken O′nda sergilediği üstün güçle aynı etkinliktedir. Tanrı O′nu bütün yönetimlerin, hükümranlıkların, güç ve egemenliklerin, yalnız bu çağda değil, gelecek çağda da anılacak bütün adların çok üstüne çıkardı. Her şeyi ayakları altına sererek O′na bağımlı kıldı. O′nu her şeyin üzerinde baş olmak üzere kiliseye verdi. Kilise O′nun bedenidir, her yönden her şeyi dolduranın doluluğudur.” (Ef. 1:17-23)

 
Kilise hizmeti içindir; parayla satılmaz.

• Bu dersten öğrendiklerinizi kendi cümlelerinizle, kendi çiziminizle, hatta kendi şiirinizle ifade edebilirsiniz.

 

Resimlerin telif hakkı: Shutterstock (www.shutterstock.com) veya kamu malı.

 
Ve biz hepimiz peçesiz yüzle Rab’bin yüceliğini görerek yücelik üstüne yücelikle O’na benzer olmak üzere değiştiriliyoruz. Bu da Ruh olan Rab sayesinde oluyor. 2.Ko.3:18